İBB Bilgi İşlem Daire Başkanı Özgüner: “Açık Veri Portalı ile Şeffaf Belediyecilik Anlayışını Geliştirmek İstiyoruz”

Vergilerinizin ne kadarının sokak lambaları veya kanser araştırmaları için harcandığını tam olarak biliyor musunuz? Evinizden işinize en kısa, en güvenli ve en manzaralı bisiklet yolu nedir? Ve yol boyunca nefes aldığınız havada neler var? Bölgenizde bulunabilecek en iyi iş olanakları ve kişi başına en çok meyve ağacının düştüğü yer neresidir? Derinden önemsediğiniz konularla ilgili kararları nasıl etkileyebilir ve kimlerle konuşabilirsiniz? Yeni teknolojiler artık bu soruları otomatik olarak cevaplamaya yönelik hizmetleri oluşturmayı mümkün kılıyor. Bu sorulara cevap bulmak için ihtiyaç duyacağınız verilerin çoğu kamu kurumları tarafından üretilmektedir. Bununla birlikte, sıklıkla  ihtiyaç duyulan veriler henüz kullanımı kolay bir biçimde bulunmamaktadır.

Tüm bu sorular ışığında 19 Ocak 2020’de İBB’nin hizmete sunduğu Açık Veri Portalını konuşmak için İBB Bilgi İşlem Daire Başkanı Erol Özgürner ile konuştum. Özgüner verileri açmadaki temel amaçlarını ve sonrası planları anlattı.

“Teknolojik çözüm üreten firmaların gerçek zamanlı verilerle çalışıp gerçek ve yararlı çözümler noktasında ihtiyaçları var.”

Sema Özcen: Öncelikle röportaj talebimizi kabul ettiğiniz için teşekkür ederiz. Verileri açmadaki temel amacınız nedir?

Bilgi İşlem Daire Başkanı Erol Özgüner
Bilgi İşlem Daire Başkanı Erol Özgüner

Bilgi İşlem Daire Başkanı Erol Özgüner: Bu bizim başkanımızın temel ilkeleriyle de örtüşen bir çalışma oldu teknolojik olarak. Çünkü biz belediyecilik anlayışını tamamen şeffaflık ve mümkün olduğunca açıklanabilir bir şekilde götürmeye çalışıyoruz. Bunu yaparken de bir şeyleri saklamak, bir şeyleri gizlemek değil aslında ne varsa bunlar paylaşılsın ve bunlar üzerinden değerlendirmeler yapılsın noktasındayız.Günün sonunda İstanbul Büyükşehir Belediyesi kozmik oda sırlarının saklandığı bir yerde değil, belediyecilik hizmetinin 16 milyon insana hizmet yapıldığı mesleki bir organizasyon. Bu anlamda düşünüldüğünde yaptığımız hizmet vatandaşa hizmet noktasında olduğu için ve tabii ki kişisel verileri koruma kanununa uyum içerisinde, kişisel veri paylaşmadan özellikle teknolojik çözüm üreten firmaların gerçek zamanlı verilerle çalışıp gerçek ve yararlı çözümler noktasında ihtiyaçları var. Bugün teknoloji firmalarının ürettikleri çözümleri denemeleriyle ilgili ve bu çözümlerin faydalı olup olmadığıyla ilgili yaptıkları çalışmalara baktığımızda genellikle şöyle bir senaryoyla karşılaşıyoruz. Start up adını verdiğiniz bu başlangıç aşamasındaki firmalar ve küçük ölçekli yazılım veya bilgi teknoloji firmaları ürün çözümlerini (bir yazılım veya donanım çözümü olabilir) bitirdikten sonra rüştün ispatıyla ilgili bir firmaya veya organizasyona gidip bizim bu çözümümüzü sizde denemek isteriz, size göstermek isteriz gibi bir sürece giriyorlar. Bu süreç aslında özellikle start up firmalar için yorucu bir süreç çünkü zaten henüz ekonomik olarak çok güçlü olmayan firmaların bu büyük organizasyonlar içinde kendi çözümlerini gösterebilmeleri için ciddi bir zaman harcamaları gerekiyor. Oradaki o büyük organizasyonun kendi teknolojik alt yapısında bir teknolojik entegrasyon süreci var, o ürünün o çözümü ürettiğine dair gösterilecek bir zaman dilimi var. Dolayısıyla geçirilen zaman dilimi açısından, hem orada harcanan efor açısından aslında firmaya bir maliyeti var sürecin. Bu sürecin sonunda satın alma garantisi de yok. Dolayısıyla firma çözümünü satamayabilir ama ürünün çalıştığını da göstermek istiyor. Aslında biz açık verilerin paylaşımıyla günün sonunda bu aşamaya gelmeden önce gerçekten çözümün doğru çalışıp çalışmadığı ile ilgili en azında firmaların kendi ortamlarında bunu deneyebilmeleriyle ilgili bir ortam yaratmış oluyoruz. En önemli amaçlardan birisi bu.

“Açık veri organizasyonunun lansmanını yaptığımız akşamın sonrasında bir sürü dashboard geliştirildi. Bir çok ürün çıktısı geldi karşımıza. Biz bir şeffaflık dashboardu hazırladık. İSKİ, İSPARK v.s diğer şirketlerin ve elimizdeki verilerle bir dashboard gerçekleştirdik.”

İkincisi ise yine açık veri organizasyonunun lansmanını yaptığımız akşamın sonrasında bir sürü dashboard geliştirildi. Birçok ürün çıktısı geldi karşımıza. Biz bir şeffaflık dashboardu hazırladık. İSKİ, İSPARK v.s diğer şirketlerin ve elimizdeki verilerle bir dashboard gerçekleştirdik. Veya aslında bakın İSPARK’ın şu noktalarında şu varmış gibi bazı çözümlere denk gelindi. Akılda olmayan bazı çözümler de mevcut yetkinlikleriyle üretmiş oldular. Teknoloji firmaları yapay zeka üzerine çalışıyor, makina, derin öğrenme üzerine çalışıyor. Dolayısıyla bu firmalar bu işleri yaparken kendi yazılım motorları üzerinden bazı dataları işleyip çıktı almaları noktasındalar. Hiç sahip olmadıkları bir İSPARK datasıyla bir çözüm üretmiş oluyorlar. Çözümleri biraz sektör bağımsız görüyoruz. Dolayısıyla bir firma bir endüstriye odaklanmış veya kendisini öyle konumlandırabilir. Ama aslında sahip olduğu yatkınlık sektörün o kolu için değil diğer sektörler için de bir çözüm imkanı sunuyor olabilir. Aldığımız geri bildirimlerin içinde bu da var. Bakın bu datalarla bunlar da yapılıyor gibi. Bir de şehri biraz daha hissetmekle alakalı bir konu günün sonunda. Belki hiç fark etmedikleri İETT otobüs filomuzla alakalı bir şeyler gördüler, hiç bilmedikleri İSPARK parklanmalarıyla ilgili bir şey gördüler. En çok yardım hangi ilçeye gidiyor, İstanbul’un en çok doğalgaz tüketen ilçesi kişi başına göre hangi ilçelerdir gibi farklı farkındalık noktaları oluşturuldu bu da bizi mutlu etti.

13-15 Mart tarihlerinde deprem hackathonu yapacağız

Veri setleri artırılacak mı?
Bir haftada 125 bin talep oldu, teknoloji dünyasının çok büyük ilgisi oldu. Bildiğim kadarıyla kamuda TÜİK’in bazı data paylaşımları olmuştu. Ama sınırlıydı, böyle bir açık veri portal lansmanıyla kamu kurumunun bir paylaşımı olduğunu hatırlamıyorum. Şeffaf belediyecilik anlayışı olarak da örnek bir davranış olduğunu düşünüyoruz. Halkın yaşam kalitesini artırmak için teknolojik bir hedefle gidiyoruz. İşin bu yanını hiç ihmal etmek istememiştik. Çünkü İstanbul’da çok büyük teknopark yatırımları var büyük firmalar orda yer alabilmek için ciddi efor harcıyorlar. Buradaki en kritik konu tabii ki bir çalışma ortamının sağlanması. Ve çalışacak takımı orada istihdam edebilmek üzerine. Bu takım oluştuktan sonra en kritik konuda çalışacak materyalle ilgili. Dolayısıyla bizde onu veriyoruz aslında. Dolayısıyla bizim İBB olarak da sahiplenmek isteyeceğimiz çözümler de olabilir. Buna da açığız. Bu konuda çok ciddi bir talep de geldi. 13-15 Mart tarihlerinde deprem hackathonu yapacağız. Sınırlı katılımcıyla olacak.

“Anonimleştirilecek ve anonimleştirilmiş verimiz var bunları da kullanıcıya sunmak istiyoruz.”

İBB olarak eğitim düzenlemeyi düşünüyor musunuz?
Evet, düşünüyoruz. Bizim tabii İstanbul Büyükşehir Belediyesi Bilgi İşlem Daire Başkanlığı olarak bu olayı sürüklüyoruz ama belediyenin 25 tane daire başkanlığı var. Vatandaşa hizmet noktası düşünülürse insan hayatının her noktasında belediyimiz var. Bunları düşününce anonimleştirilecek ve anonimleştirilmiş verimiz var bunları da kullanıcıya sunmak istiyoruz. Hem tartışmak istiyoruz meetuplarla workshoplarla neler olabilir, daha iyi ne yapabiliriz gibi, sonrasında da yeni başlayan kişiler için bu verileri daha anlamlı kullanabiliriz diye bu ekosistem içinde kendi yarattığımız arkadaşlarla küçük eğitimler de yapmayı planlıyoruz. Yarışmalar da yapmayı planlıyoruz.

“2020 içinde birkaç belediyemizin daha bunda atılım yaptığını görebileceğiz. Biz açık veri platformunu 1 yıldır üzerinde çalıştığımız bir açık veri platformundan yola çıkarak onun bir modülü olarak lansmanını yaptık.”

Başka Belediyelerde de verileri açmayı düşünüyor musunuz?
Biz bu projeksiyonu paylaşmadan önce dediğer büyük şehir belediyelerindeki bilgi işlem daire başkanı arkadaşlarımızla veya teknoloji sorumlusu arkadaşlarımızla çokk konuştuk bu konularıorda da bu konuyla ilgili ciddi bir talep olduğunu gördük. Dolayısıyla o arkadaşlardan da olumlu dönüşler geldi. Sanıyorum bu bir dalga haline gelecektir. Burdaki örnek şu anlamda değerli Ankara’nın İzmir’in Antalya’nın Adana’nın İstanbul’un gerçekleri birbiriyle uyuşmuyor. Her şehrin bir yapısı var, kültür hayatı var. Bu gerçekler ordaki insan yaşam tarzını da etkileyen veriler. Bu veriler paylaşılarak aslında insanların demografik olarak, sosyolojik olarak incelenerek farklı verilerin buraya konulmasıyla farklı kıyaslamalar ve realizasyonların getirilmesine neden olacak. Bu da insanları daha üst noktaya taşımaya yardım edecek. Şu anki paylaşımlarımız çok pozitif. Sanıyorum 2020 içinde birkaç belediyemizin daha bunda atılım yaptığını görebileceğiz. Biz açık veri platformunu 1 yıldır üzerinde çalıştığımız bir açık veri platformundan yola çıkarak onun bir modülü olarak lansmanını yaptık. İçeride bir büyük veri platformumuz var. Çünkü İstanbul’un sürekli üreyen bir verisi var. Bu büyük veriye teknolojik gözle bakıyoruz ve bu büyük veriyi anlamlandırmak adına büyük veriye psikolog ve sosyologlarla çaılışıyoruz. Çünkü verinin anlamlandırılması ve öğretilmesiyle ilgili bu yanı eksik. Sosyalojik yanı şu anda yapay zeka motorlarıyla anlamlandırmak mümkün değil, duygu analizleri v.s yapılıyor ama çok emekleme aşamalarında. Biz sosyoloji olarak bu veriler nasıl anlamlandırılabilir bu verilerle psikolojik analizler yapılabilir mi ve bunlatüzerinden daha doğru ve insan hayatına katma değer katacak belediyecilik hizmetleri neler olabilir diye bakıyoruz. Bu konuda şu an aktif olarak çalışan çok değerli üniversite hocalarımız var burda.

“Tabii, içeride data science uzmanları, büyük veri uzmanlarımız var. Yapay zeka ve makine öğrenmesi üzerine çalışan arkadaşlarımız var. Zaman zaman danışmanlık aldığımız büyük veri üzerine çalışan hocalarımız var.”

Açık veri portalı için bir istihdam sağladınız mı?
Tabii, içeride data science uzmanları, büyük veri uzmanlarımız var. Yapay zeka ve makine öğrenmesi üzerine çalışan arkadaşlarımız var. Zaman zaman danışmanlık aldığımız büyük veri üzerine çalışan hocalarımız var. Onların kendi kadroları var. Yani 3-5 kişinin işi değil, arkada ciddi bir mutfak çalışanı var. Bu çalışanların istihdamı da Türkiye’de özellikle belediyecilik noktasında çok kolay değil. Çünkü dünyanın üzerinde çalıştığı konular ve bunlara yol açacak sizin kendi belediye yetkinliklerinizin de olması gerekiyor. Bunu sağlayabilmek de bizim için oldukça külfetli ama buna değer noktasındayız. Bu arkadaşlarımızı da burda tutabilmek bizim için çok değerli.

“Elinizdeki veriyi anlamlandıramıyorsanız o kadar hızlı bir teknolojik değişim var ki bir gün sonra o veri çok değerli olmuyor. Anında bir değer teklifi sunabilmeniz gerekiyor insanlara.”

Belediyeler ve hükümeletler sizce açık veriyi neden daha iyi kullanmalı?
Belediyecilik hizmeti vatandaşlara yapılacak hizmetlerin bütününü kapsıyor. Temel noktası aslında şehirde yaşayan insanların yaşam kalitesini bir üst noktaya taşıyacaksa onun için yatırım yaparız noktasından yola çıkıyoruz. Elinizdeki veriyi anlamlandıramıyorsanız o kadar hızlı bir teknolojik değişim var ki bir gün sonra o veri çok değerli olmuyor. Anında bir değer teklifi sunabilmeniz gerekiyor insanlara. Örneğin İstanbul kartına bu ay 4 farklı zamanda para yüklemesi yapmış örneğin 20’şer TL yüklemiş bir kişiye dördüncü yüklemeden sonra şehir tiyatrolarında bir oyun önerebilirsiniz. Veya İSPARK parklanmasında indirim önerebilirsiniz ya da bir sesli kitap hediye edebilirsiniz. Bu gerçekleştiğinde bu değer teklifini sunabilirsiniz zaten kullanacağı bir şeyi belediye olarak hediye etmiş olabilirsiniz.

Veri setleri ne sıklıkla güncellenecek?
Aslında biz verileri her gün güncelliyoruz. Bazı veri setlerimiz var o akşam bittiğinde o veri setleri güncelleniyor. Ama bazı veriler var ki haftalık, aylık olarak güncelleniyor. Çünkü park yerleri değişmiyor. Park yerleri yeni bir park yeri açıldığında güncelleniyor gibi.

Verilerin suistimal edilmesi ile ilgili bir korkunuz var mı?
Yok. Burada paylaştığımız veriler gizlemeye çalıştığımız veriler değil. Birileri İstanbul’daki durak yerlerini gezerek de çıkarabilir. Ama suistimal her hizmette olabilir. Negatif bir yorum almadık bugüne kadar. Suistimal olacaksa data kaynağını değiştirecek bir hackerlık olabilir onunla ilgili önlemlerimizi de aldığımız düşünüyoruz.

Portalı incelemek için tıklayınız: https://data.ibb.gov.tr/